28 Haziran 2016 Salı

bandirma zurna sohbet

o Hudayur Bcy’i aramasını, cn sonunda da yorulup yol "iııde yine belki on, un beş yerde dinlenerek Danabaş'a . .'ligini anlam.

Ahmet, anlatırken her söz arasında bir yemin ediyordu.

> ıı il söylüyor. bir ‘'Vallahi” diyordu; bir laf söylüyor, bir I .un Hüseyin hakkı” diyordu, bir laf söylüyor, bir "İmam i11 r\ "Ccnab cmirin Zülfikan hakkı” diyordu. Ahmet'in an-1 I.ıraklan bitti. Anasına dönerek;

-Ana, ne pişirdin?

Yavrum, bir şey yok. öyle yavan ekmek... Eğer ister-«■ ıı yoğurt vur. getireyim.

lien yoğurt yemem. Biraz yemek pişirseydin ya! -Yavrum, ne bileyim, hu kargaşa büsbütün aklımızı katı,imli. Bakalım ne yapacağız? Ne yapalım, bugûıı yoğurt , arın inşallah, suna yemek pişiririm.

İzzet, biraz ekmek ve yoğurt getirip, oğlunun önüne l ■ ••‘.ıı. Oğlan, yemeye başladı. Karı koca, namaza durdular.

Mııhuınmeihasan emmi, namazı karısından önce bitirip, $• h|i oğlunun yanma oturdu, onun keyfîni, hâlini sormaya ' ı ıdı. Oğlan, başını önüne indirmiş, sadece yemekle meş-i'ui o Muhammcihasan emmi, oğlundan cevap alamayınca , •••• sordu:

Yavrum, şehirde ne var. ne yok?

\hmet, sanki bir şey söylemek istedi ama, ağzı yemek ıl m olduğundan anlaşılmadı. İzzet, namazı bitirip, kocasına ’ıı kızgın ve küskün bir halde, çocuğu eziyet ehnemesini ı ı 'diledi.

Muhammcihasan emmi, hu öğüde uyup, kenara çekildi, 1 "mı alıp, çevirmeye başladı, (.'evirirken alçak sesle dua

* iı • ulu. İ//et, ayağa kalktı, baş örtüsünü yavaşça masanın

■ ilip, birkaç sulanmış ekmek daha ğctirip. ortaya koy-ı -V asını ekmek yemesi için çağırdı Muhammethasan

• karısının sözünü dinleyip, sofranın başına geldi. Ah-oğurdu yiyip, kabım iyice temizlemişti Muhammethu-

»" ı ııııııi kabı önüne çekti, yoğurda ekmeğini batırmak is-

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder